Rusya-Ukrayna savaşı bitecek mi? Trump: Barış anlaşmasında yüzde 95 anlaşmaya vardık
ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Kiev-Moskova hattındaki savaşı sona erdirecek olası bir barış planını görüşmek üzere Florida’da bir araya geldi. Trump ve Zelenskiy görüşmesi sonrası ortak basın açıklamasında bulundu.
AFP
“BARIŞ ANLAŞMASINDA YÜZDE 95 ORANINDA ANLAŞTIK”
ABD Başkanı Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile Mar-a-Lago’daki görüşmesinin ardından kameraların karşısına geçti.
ABD Başkanı, “Bazıları yüzde 95’ini hallettik diyebilir. Yüzde kaç olduğunu bilmiyorum ama muhtemelen İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük savaşı sona erdirmek için büyük ilerleme kaydettik.” diye konuştu.
“Olup olmayacağını göreceğiz ama çok yakınız. Kimse şu anda bulunduğumuz noktaya gelme şansına sahip değildi. Kimse bunun mümkün olabileceğini düşünmezdi. Bu yüzden çok iyi iş çıkardığımızı söylemek istiyorum.” diye konuşan Trump, 20 maddelik barış anlaşmasına ilişkin tüm detayları ele aldıklarını belirtti.
ÇALIŞMA GRUBU KURULUYOR
Trump, Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve eski başdanışmanı Jared Kushner’in de aralarında olduğu bir çalışma grubu kuracaklarını ve bu çalışma grubunun önce Ukrayna tarafı ile son detaylar üzerine görüşeceğini anlattı.
ABD Başkanı, çalışma grubunun görüşmelerinin “gerçekten iyi” gitmesi halinde barış planının geri kalan kısımlarının “birkaç hafta” içinde sonuçlandırılabileceğini söyledi.
“Sürecin birkaç hafta sürmesini bekliyoruz, daha uzun değil. Daha sonra da bu çalışma grubu Rusya ile çalışmaya başlayacak.” diyen Trump, bu sürecin uzaması halinde ise savaşın daha uzun süreceğini ifade etti.
Trump, Donbas bölgesinde serbest bir ticaret bölgesi kurulmasına ilişkin bir soru üzerine, “Mutabaka varıldı demek biraz abartılı olur, şu an mutabakata varılmadı demek daha doğru olur ama bir anlaşmaya yaklaşıyoruz.” cevabını verdi.
PUTİN’İ OLDUKÇA İLGİLİ GÖRDÜM
Öte yandan Trump, Zelenskiy ile görüşmesi içerisinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile de 2,5 saate yakın bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve birçok konuyu detaylıca ele aldıklarını anlattı.
Putin ve Zelenskiy ile birlikte üçlü bir görüşmeye de açık olduğunu belirten Trump, “Bugün Putin ile görüşmemde onu bu konuda oldukça ilgili gördüm, o da bunun (barışın) olduğunu görmek istiyor, ona inanıyorum.” dedi.
Avrupalı liderlerle Washington’da ya da başka bir yerde yakında bir görüşme planlandığını da ifade eden Trump, Avrupalı ülkelerin Ukrayna’ya sağlanacak güvenlik garantilerinde ana rolü oynayacağını bir kez daha vurguladı.
Trump, Ukrayna’ya güvenlik garantileri konusunda, “Avrupa ile çalışmak istiyoruz ve tahmin edebileceğiniz gibi Avrupa bunun büyük bir kısmını üstlenecek. Biz de Avrupa’ya onların bize yardım ettiği gibi yüzde 100 yardım edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Putin ile yaptığı görüşmeye ilişkin bir soruya yanıt veren Trump, “Rusya, Ukrayna’nın başarılı olmasını istiyor. Kulağa biraz garip gelebilir ancak Devlet Başkanı Putin, Ukrayna’nın başarılı olması konusunda çok cömert davrandı, enerji, elektrik ve diğer şeyleri çok düşük fiyatlarla tedarik etmek de dahil.” ifadelerini kullandı.
Foto: AFP
“NÜKLEER SANTRAL HEMEN FAALİYETE GEÇECEK”
Nükleer santral konusunda görüştük. Hemen faaliyete geçecek durumda. 8 savaşı sonlandırdım bu savaşı da bitireceğim. Bence başaracağız. Rusya Ukrayna’nın yeniden inşaasında yardım edecek.
PUTIN-ZELENSKIY GÖRÜŞECEK Mİ?
Putin ile Zelenskiy doğru zamanda görüşme olabilir. Putin bunun olmasını istediğini söylüyor. Hiç olmadığı kadar barışa yakınız. Putin ile telefonda Ukrayna konusunu görüştüm. Onunla çok iyi anlaşıyorum.
Foto: AFP
“ABD VE UKRAYNA GÜVENLİK GARANTİLERİNİ YÜZDE 100 KABUL EDİLDİ”
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinin ardından tüm başlıklarda verimli görüşme yaptıklarını belirten Zelenskiy, ABD’li ve Ukraynalı ekipler arasında kaydedilen ilerlemeden memnun olduğunu söyledi.
Zelenskiy, “20 maddelik bir barış planımız var, bunun yüzde 90’ı üzerinde mutabakata varıldı. ABD ve Ukrayna güvenlik garantileri yüzde 100 oranında kabul edildi. ABD, Avrupa ve Ukrayna’nın güvenlik garantileri ise neredeyse tamamen uzlaşıya bağlandı. Askeri boyut yüzde 100 oranında kabul edildi. Refah planı ise son aşamasına getiriliyor.” diye konuştu.
Kalıcı barışın sağlanmasında güvenlik garantilerinin “kilit nokta” olduğunu ifade eden Zelenskiy, Avrupalı liderlerle yapılan telefon görüşmesinin “verimli” geçtiğini aktararak, “Önümüzdeki haftalarda ekiplerimizin ele alınan tüm konuları sonuçlandırmak üzere bir araya gelmesi konusunda anlaştık. Ayrıca Başkan Trump’la ocakta belki Washington’da Avrupalı liderlerin ve Ukrayna heyetinin katılımıyla bir toplantıya ev sahipliği yapması konusunda da mutabık kaldık.” ifadelerini kullandı.
“REFERANDUM İÇİN ALTYAPI GEREKLİ”
Ukrayna’nın barışa hazır olduğunu dile getiren Zelenskiy, 20 maddelik planda ekiplerin sonuca yaklaştığını görmekten çok memnun olduğunu söyledi.
Zelenskiy, Ukrayna ekiplerinin çalışmayı sürdürdüğünü ifade ederek, çalışmaların aynı şekilde devam etmesi halinde ocakta 6 belge üzerinde karara varacaklarını umduklarını söyledi.
Olası bir referandumun düzenlenebilmesi için çok sayıda Ukraynalının Avrupa’da bulunduğuna dikkati çeken Zelenskiy, öncelikle gerekli altyapının kurulması gerektiğini ve bunun kolay bir süreç olmadığını vurguladı.
(AFP)
AVRUPALI LİDERLERLE GÖRÜŞECEK
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna savaşıyla ilgili yürütülen diplomatik temasların son aşamaya geldiğini belirterek, yakın zamanda hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hem de Avrupalı liderlerle görüşmeler yapacağını açıkladı. Trump, sürece ilişkin net bir takvim vermekten kaçınırken, müzakerelerin hız kazandığını vurguladı.
GÜÇLÜ GÜVENLİK GARANTİLERİ VERİLECEK
Güvenlik boyutuna da değinen Trump, Ukrayna’yı kapsayacak “güçlü bir güvenlik anlaşması” üzerinde çalışıldığını açıkladı. Söz konusu anlaşmanın yalnızca askeri değil, aynı zamanda siyasi ve stratejik teminatlar içereceğini belirten Trump, bu sürecin Ukrayna açısından ekonomik faydalar da doğuracağını ifade etti.
(AFP)
ABD Başkanı ayrıca, Avrupalı liderlerle de temas halinde olduğunu belirterek, gerekirse bugün dahi Avrupalı muhataplarıyla görüşebileceğini söyledi. Trump, Avrupa’nın sürecin önemli bir parçası olduğunu vurgulayarak, önümüzdeki günlerde Avrupa liderleriyle kapsamlı görüşmeler gerçekleştireceğini kaydetti.
ABD Başkanı Trump, Alaska’da Rusya Devlet Başkanı Putin ile bir araya gelmişti. (AA)
KREMLİN: DONBAS’LA İLGİLİ KARARI GECİKMEDEN ALMASI GEREKİYOR
Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’da geçici ateşkesin, krizin uzamasına yol açacağı görüşüne sahip olduğunu belirterek, “Buna son verilmesi için Kiev’den Rus-Amerikan kanalı aracılığıyla yürütülen çalışmalara uygun, cesur ve sorumlu bir siyasi karar bekleniyor.” dedi.
Uşakov, Putin ile Trump’ın telefon görüşmesine ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Bir saat 15 dakika süren görüşmenin, Trump’ın inisiyatifiyle gerçekleştiğini vurgulayan Uşakov, “Trump, (Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir) Zelenskiy ile Florida’da yapacağı görüşme öncesi Putin ile Ukrayna krizindeki mevcut durumu ve meselenin olası çözümünü görüşmek istedi.” ifadelerini kullandı.
Uşakov, görüşmenin “iş odaklı” olduğunu kaydederek, “Görüşmede, Ukrayna meselesinin barışçıl ve uzun vadeli çözümüne ilgi gösterildi. Donald Trump, Rus tarafının olası anlaşmanın sağlanmasına ilişkin değerlendirmelerini ve Devlet Başkanımızın, Rusya ile ABD arasında Anchorage zirvesinde ve iki yönetim temsilcilerinin gerçekleştirdiği temaslarda varılan uzlaşıların baz alınmasının önemli olduğuna dair argümanlarını dikkatle dinledi.” dedi.
Putin ile Trump’ın, Ukrayna krizinin çözümüne yönelik görüşlerinin örtüştüğüne işaret eden Uşakov, şunları kaydetti:
“Önemli olan, Rus ve Amerikan liderleri, Ukraynalılar ve Avrupalılar tarafından referandum hazırlığı bahanesi ve diğer bahanelerle önerilen geçici ateşkesin, yalnızca krizin uzamasına ve çatışmaların yeniden başlamasına yol açacağı görüşüne sahip. Buna son verilmesi için her şeyden önce, Kiev’den Rus-Amerikan kanalı aracılığıyla yürütülen çalışmalara uygun, cesur ve sorumlu bir siyasi karar bekleniyor. Ukrayna yönetiminin, cephedeki durumu göz önünde bulundurarak, Donbas’la ilgili kararı gecikmeden alması gerekiyor.”
Uşakov, Trump’ın Ukrayna’daki savaşın derhal sonlandırılması önemini vurguladığını, ABD’nin Rusya ve Ukrayna ile ekonomi alanında çalışmak için büyük imkanların olduğunu dile getirdiğini kaydederek, “Ukrayna krizinin en ağır kriz olduğunu kabul eden Trump, Rusya’nın, meselenin siyasi diplomatik çözümüne bağlı kaldığından bir kez daha emin olduğunu söyledi. Trump, bundan yola çıkarak Zelenskiy ile görüşmeyi planlıyor.” diye konuştu.
Amerikan tarafının, Ukrayna krizinin çözümüne yönelik teklifte bulunduğunu aktaran Uşakov, şöyle devam etti:
“Rusya Devlet Başkanı görüşmede, Amerikan tarafının, Ukrayna etrafındaki durumun çözümüne yönelik çalışmaların iki özel çalışma grubu çerçevesinde sürdürülmesine yönelik teklifini kabul etti. Bu gruplardan biri, güvenlik konularının çeşitli yönleriyle, diğeri ise ekonomik konularla ilgilenecek. Bu grupların çalışmaya bağlaması parametreleri konusunda en kısa zamanda, muhtemelen ocak başında mutabık kalınacak.”
Yuriy Uşakov, iki liderin, Ukrayna ekibiyle yapılacak görüşmenin ardından telefon görüşmesi gerçekleştirme konusunda mutabık kaldığını kaydetti.
Kremlin Dış Politika Danışmanı Uşakov, Putin ile Trump’ın birbirini Noel kapsamında kutlayarak, iki ülke halkına mutluluklar dilediğini söyledi.
Diplomaside yeni yıl bombası: Putin’in liderlere hediyesi şaşırttı!DİPLOMASİDE YENİ YIL BOMBASI: PUTİN’İN LİDERLERE HEDİYESİ ŞAŞIRTTI!
Rusya-Ukrayna savaşında yeni eşik!RUSYA-UKRAYNA SAVAŞINDA YENİ EŞİK!
ABD istihbaratından çarpıcı Rusya raporuABD İSTİHBARATINDAN ÇARPICI RUSYA RAPORU
Avrupa’nın Rusya’yla imtihanında kritik gün!AVRUPA’NIN RUSYA’YLA İMTİHANINDA KRİTİK GÜN!
Ukrayna’dan Rusya’ya İHA saldırısı: 3 ölüUKRAYNA’DAN RUSYA’YA İHA SALDIRISI: 3 ÖLÜABD’de iki helikopter çarpıştı: 1 ölü 1 ağır yaralı
ABD’nin New Jersey eyaletinde yer alan Hammonton kentinde iki helikopterin havada çarpışması sonucu meydana gelen kazada ölü ve yaralı sayısı belli oldu. Federal yetkililer, kazada 1 kişinin hayatını kaybettiğini, 1 kişinin de ağır yaralandığını açıkladı.
YANGIN KONTROL ALTINA ALINDI
Hammonton Polis Şefi Kevin Friel, arama-kurtarma ekiplerinin olaya müdahale ettiğini aktararak, itfaiye ekiplerinin helikopterlerden birinde çıkan yangını söndürdüğünü söyledi.
Federal Havacılık İdaresi, Hammonton Havaalanı üzerinde Enstrom F-28A ile Enstrom 280C tipi iki helikopterin çarpıştığını belirterek, her iki helikopterde de sadece pilotların bulunduğunu açıkladı.
Kazayla ilgili soruşturma başlatılırken, kazanın nedeni henüz bilinmiyor. Helikopterlerden birinin düşüş anı ise çevredekiler tarafından anbean kayıt altına alındı.
Netanyahu ve Trump arasında görüş ayrılıkları öne çıkıyorNETANYAHU VE TRUMP ARASINDA GÖRÜŞ AYRILIKLARI ÖNE ÇIKIYOR
ABDnin Los Angeles bölgesinde doğal gaz patlaması!ABD’NİN LOS ANGELES BÖLGESİNDE DOĞAL GAZ PATLAMASI!
ABD ve İsrail yine İran’a mı saldıracak?ABD VE İSRAİL YİNE İRAN’A MI SALDIRACAK?Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk yoğun bakımda! Tedavisi sürüyor
Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, çeşitli rahatsızlıklar nedeniyle 25 Aralık Perşembe günü, evde oksijen satürasyonunun düşmesi üzerine Koç Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldı.
Burada tedavi altına alınan Cindoruk, yoğun bakım servisine yatırıldı.
Cindoruk’un hastanedeki tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
Foto: ahaber.com.tr
HÜSAMETTİN CİNADORUK KİMDİR?
Hüsamettin Cindoruk, 8 Haziran 1933 tarihinde İzmir’de doğdu. 1954 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 1955 yılında avukatlığa başladı.
17. Dönem Samsun, 19. Dönem Eskişehir Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin 17. başkanı olan Hüsamettin Cindoruk, geçmişte Doğru Yol Partisi ve Demokrat Türkiye Partisi Genel Başkanlığı ve bir süre vekâleten Cumhurbaşkanlığı yaptı.
Siyonist Ben-Gvir’e Necef’te şok! Bedeviler tarafından taşlandı
Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, Necef bölgesine yaptığı ziyaret sırasında bedeviler tarafından taşlandı.
Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, İsrail polisi tarafından bir dizi baskının düzenlendiği Necef bölgesindeki bedevi köyü Tarabin al-Sana’yı ziyaret etti. Bedeviler, Ben Gvir’i protesto ederek taşladı. Polis, göstericilere göz yaşartıcı gazla müdahale ederken, bazı göstericiler gözaltına alındı.
Ben Gvir, “Necef’te kanun ve düzen olacak. Burası bizim evimiz” iddiasında bulunarak, korkmadığını ve bölgeyi tekrar ziyaret edeceğini belirtti.
İsrail polisi, dün söz konusu köye baskın düzenlemiş ve yasa dışı Yahudi yerleşimlerindeki arabaları yakan ve zarar veren 3 şüpheliyi gözaltına almıştı.
Katil İsrail’den işgal altındaki Filistin için skandal karar: Ezanların okunmasını yasaklayan tasarı Meclis’te
İsrail’in Kanal 14 televizyonunda yer alan haberde, konuya ilişkin bilgi verildi.
Haberde, yaklaşık 8 yıl önce ezan sesine yönelik girişimin ardından Yahudi Gücü Partisinin, camilerde hoparlör kullanımını yasaklamaya yönelik yeni bir girişimin duyurusunu yaptığı kaydedildi.
Partinin, 1948’te işgal edilen Filistin topraklarındaki hiçbir camide izinsiz hoparlör sistemi kurulmaması ve çalıştırılmamasını öngören yasa tasarısını Meclis’e sunduğu bildirildi.
Partinin ayrıca bu konudaki denetimlerin sıkılaştırılması ve ağır para cezalarının uygulanmasını da önerdiği aktarıldı.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir işgal altındaki Kudüs’te Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlerken (Arşiv)
SİYONİST BEN-GVIR’DEN SKANDALA DESTEK
Söz konusu öneriye göre, esas olan hoparlörlerin kullanımının yasaklanması olacağı; iznin ise gürültü seviyesi, caminin konumu, yerleşim alanlarına yakınlığı ve sesin sakinler üzerindeki etkisi gibi kriterler üzerinden değerlendirileceği ifade edildi.
Ayrıca İsrail polisinin “herhangi bir ihlal durumunda” hoparlörün sesinin engellenmesi yetkisini haiz olacağı; on binlerce şekele varan para cezasının uygulanabileceği kaydedildi.
İsrail’in Kanal 7 televizyonunun haberine göre ise Ben-Gvir, konuya ilişkin “pek çok yerde müezzinin sesinin, yaşam kalitesini ve halkın sağlığını olumsuz etkileyen kabul edilemez bir gürültü olarak addedildiğini; bu durumun kabul edilemez olduğunu” savundu.
İsrail polisi, haziran ayında aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir’in direktifleri doğrultusunda, 3 camide ezanları susturmak için yaptırım raporu düzenlemişti.
İsrail polisinden yapılan açıklamaya göre, Ramle ve Lid (Lod) kentlerindeki camilerden okunan ezanlar nedeniyle gürültü şikayeti yapıldığı gerekçesiyle inceleme başlatılmıştı.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir işgal altındaki Kudüs’te Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlerken (Arşiv)
BEN-GVİR, OKUNAN EZANLAR İÇİN “MANTIKSIZ GÜRÜLTÜ” DEMİŞTİ
Ben-Gvir, Aralık 2024’te de özellikle Araplar ile Yahudilerin karışık olarak yaşadığı kentlerde bulunan camilerdeki hoparlörlere el konulması talimatı vermişti.
Ben-Gvir, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “İsrail halkını rahatsız eden, camilerdeki hoparlörlerden kaynaklanan mantıksız gürültünün azaltılmasına yönelik bir politikaya öncülük etmekten gurur duyuyorum.” ifadelerine yer vermişti.
Batı ülkelerinin ve bazı Arap ülkelerinin ezan sesine kısıtlama getirdiğini belirten Ben-Gvir, kendisinin de böyle bir yasak getirilme arzusunda olduğuna işaret etmişti.
KKTC Başbakanı Ünal Üstel’den Başkan Erdoğan’ın açıklamasına destek
KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Rum kesiminin tek taraflı bir model dayatmayı amaçladığını belirterek, “Bizim durduğumuz yer ise nettir, açıktır ve tartışmasızdır. Bu duruş, ana vatan Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın defalarca, yüksek sesle ve kararlılıkla ifade ettiği duruştur. Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve gerçekçi bir çözüm ancak iki egemen devlet temelinde mümkündür” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis’in sözlerine tepki göstererek, Ada’da gerçekçi tek çözümün ‘iki devletli çözüm’ olduğunu bildirdi.
” 2 DEVLETE DAYALI ÇÖZÜMÜ BAŞTAN REDDEDİYOR”
Üstel, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Kıbrıs meselesine ilişkin son günlerde yapılan açıklamalar ve özellikle Nikos Hristodulidis’in, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi adına dile getirdiği ‘BM kararlarına atıf çözümün şeklini belirler’ yönündeki beyanı, niyetlerini gizlemeye çalışanların aslında neyi dayattığını açık biçimde ortaya koymuştur. ‘BM kararlarına atıf çözümün şeklini belirler’ ve ‘a la carte yaklaşamazsınız’ söylemleri; federasyon dışında hiçbir çözüm seçeneğinin kabul edilmeyeceğinin açık bir itirafıdır. Bu yaklaşım, iki egemen devlete dayalı çözümü baştan reddeden ve Kıbrıs Türk halkına tek taraflı bir model dayatmayı amaçlayan bir tutumdur.
DURDUĞUMUZ YER ERDOĞAN’IN İFADE ETTİĞİ DURUŞ
Bizim durduğumuz yer ise nettir, açıktır ve tartışmasızdır. Bu duruş; ana vatan Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın defalarca, yüksek sesle ve kararlılıkla ifade ettiği duruştur: Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve gerçekçi bir çözüm ancak iki egemen devlet temelinde mümkündür. Bu görüş ne geçicidir ne de taktikseldir. Bu duruş; Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinden süzülüp gelen, tarihi ve meşru bir iradenin ifadesidir. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konudaki netliği, bizim için yalnızca bir siyasi tez değil; yolumuzu aydınlatan stratejik bir pusuladır.
Bu nedenle özellikle vurgulamak isterim ki; muğlak ifadelerle, üstü örtülü söylemlerle veya Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından alttan alta dayatılan modellerle yol alınamaz. Bizim pusulamız bellidir. Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği, kimsenin ‘yorumuna’ ya da ‘seçici BM okumasına’ bırakılamaz. Federasyon defteri kapanmıştır. Tüketilmiş ve defalarca başarısız olmuş modelleri yeniden gündeme getirme çabaları, halkımızın iradesi karşısında sonuçsuz kalmaya mahkumdur.
“KIBRIS TÜRK HALKI NE İSTEDİĞİNİ BİLİYOR”
İki egemen devleti savunduğunu ifade eden herkesin de Birleşmiş Milletler imzasıyla yapılan ortak açıklamaların gerçekte ne anlama geldiğini Kıbrıs Türk halkına açık, şeffaf ve gecikmeden anlatma sorumluluğu vardır. Bu bir tercih değil; açık bir samimiyet testidir.
Kıbrıs Türk halkı ne istediğini bilmektedir. Ana vatan Türkiye bu duruşun arkasındadır. Biz de bu çizgide, kararlılıkla ve tereddütsüz şekilde yürümeye devam edeceğiz.”









